Sadaka Taşında Toplanan 20 bin TL TİP -1 SMA Hastası Umay Ersözlü'nün
Çankırı Çivitçioğlu Medresesinde Bulunan Sadaka Taşında 20 bin Lira Toplandı

31 Temmuz 2024 - 19:28 - Güncelleme: 31 Temmuz 2024 - 19:34
Çankırı Çivitçioğlu Medresesinde Bulunan Sadaka Taşında 20 bin Lira Toplandı
Çankırı’da Sadaka Taşında Toplanan 20 bin TL TİP -1 SMA hastası Umay Ersözlü’nün ailesine teslim edildi.
Kökeni Selçuklu Hanedanına kadar uzanan Osmanlı döneminde daha da yaygınlaşan Sadaka Taşı geleneği, Çankırı’da halen yaşatılıyor.
17'nci yüzyıldan günümüze ulaşan Çivitcioğlu Medresesi'nde duvara oyuğuna yerleştirilen taştan çanak haznesine bırakılan yardımlar ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor. Yardımda bulunmak isteyen hayırseverler medresesinin girişinde bulunan demir kafesin arasından yardımını bırakıyor. Fakir insanları rencide etmemek için düşünülmüş bir modelde parayı verenle alan insanlar bilinmiyor. İlk dönemimde medresede okuyan talebelerin ihtiyaçlarına destek olmak isteyenler için yapıldığı düşünülen yardım sandığı, günümüzde ihtiyaç sahiplerine yardım amacıyla kullanılıyor.
Medreseye gelen ziyaretçiler tarafından bırkaılan paralar her akşam görevli personel tarafından sayılarak tutanak altına alınıyor. Çankırı'da yaşayan yardımlaşma geleneğinde 2,5 ay süre içerisinde birken 20 bin lira tutarındaki para, tutanak altına alınarak TİP -1 SMA hastası Umay Ersözlü’nün ailesine teslim edildi.
Böylece, ilaç tedavisi alabilmesi için kilo almaması gereken Umay bebeğe yardım yapılmasında öncelik tanınmış oldu.
Sadaka Taşı İle İlgili Detaylar:
Çankırı'nın merkezinde yer alan ve 17. yüzyıldan günümüze ulaşan Çivitcioğlu Medresesi'ndeki sadaka taşı, Osmanlı döneminden kalan geleneklerin hala yaşatıldığını gösteriyor. Bu tarihî sadaka taşına vatandaşlar, ihtiyaç sahiplerine yardım amacıyla para bırakıyor. Her gün bırakılan paralar, medresede görevli kişiler tarafından titizlikle toplanarak, tutanak ile kayıt altına alınıyor ve kentteki ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırılıyor.
Sadaka taşının kökenleri Osmanlı İmparatorluğu'na kadar uzanıyor. O dönemde, hayırseverler ellerindeki paraları sadaka taşına avuçlarını kapalı tutarak bırakırlardı. Bu yöntem, bağışın miktarının görünmemesi ve yardımın gizliliğinin korunması amacıyla uygulanmıştı. İhtiyaç sahipleri ise ellerindeki parayı alırken, kimlerin yardım ettiğini ve ne kadar aldığını bilmeden sadece ihtiyaçlarını karşılayacak kadarını alırlardı. Bu gelenek, hem yardım edenin hem de yardım alanın mahremiyetini koruyarak toplumda dayanışma ruhunu güçlendirmişti.
Günümüzde de bu gelenek, Çankırı’da yaşatılmaya devam ediyor. Çivitcioğlu Medresesi'ndeki sadaka taşına bırakılan paralar, medrese görevlileri tarafından düzenli olarak toplanıyor. Toplanan paralar, özenle kayıt altına alınarak, ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırılıyor. Her gün belirli bir düzen içinde gerçekleştirilen bu süreç, sadaka taşının tarihi misyonunu devam ettiriyor.
Nazım Ege isimli bir vatandaş, Osmanlı'dan günümüze kadar gelen bu geleneğin devam etmesinden büyük mutluluk duyduğunu ifade etti. Ege, "Osmanlı döneminde hayırseverler paralarını avuçlarını kapalı bir şekilde bırakırlardı. Bu yöntemle hem yardımın miktarı görünmüyor hem de ihtiyaç sahipleri sadece ihtiyaçları kadarını alabiliyordu. Günümüzde de bu geleneği yaşatıyoruz. Burada biriken paralar, görevliler tarafından kayıt altına alınarak, ihtiyaç sahibi kişilere titizlikle ulaştırılıyor," şeklinde konuştu.
Sadaka taşının yaşatılması, sadece tarihî bir mirası korumakla kalmıyor, aynı zamanda toplumsal yardımlaşma ve dayanışma anlayışını da güçlendiriyor.
Çankırı'da yaşayanlar, bu eski gelenek sayesinde ihtiyaç sahiplerine yardım etmenin gururunu yaşıyor ve bu geleneğin gelecek nesillere de aktarılmasını umuyor.
Bu haber 3243 defa okunmuştur.
FACEBOOK YORUMLAR