Atlar Tepişirken Arada Kalan Eşekler Ezilir

www.haberci18.com İnternet Medya Yayın Yönetmeni Mustafa Çelik, “At asaleti ile, kadın edebi ile, erkek şerefi ile yaşar… Ben kimsenin istediği gibi olmak zorunda değilim. Çünkü ben olduğum gibi biriyim. Kişiliğim asla değişmez. Ama tavrım kişiye göre değişir. Bize adam lazım ada’m… Orası burası oynayan kancıklarla, kalleşlerle, şerefsizlerle işimiz olmaz! Diyor.

Şu günlerde Çankırı gündemindeki bazı önemli gelişmeler mide bulandırıcı yönünde. Söyleneler, konuşulanlar, dedikodular, iddialar Çankırı’nın kaderini etkileyecek boyutta. Yaşananları, gelişmeleri atasözleri ile güçlendirelim, süsleyelim istedik.

Niye mi İstedik?

Tabiî ki bu yazıyı kendimiz için neyi istemedik. Bizim aklımız başımızda. Çankırı ve Çankırılıları yakından ilgilendiren konuları kamuoyu da duysun diye kalem, klavye ve parmaklarımızı kullanalım da halk artık gerçekleri görsün, bilsin istedik. Doğru, dürüst olarak görevlerimizi yerine getirelim de kim ne yaparsa yapmaya devam etsin istedik.

Arı kızdıranı sokar. İnsan, yapısı itibariyle damarına basan kimseye kızar. Kişi, sonunda öleceğini bilse bile kendisini sinirlendirene saldırır. Aha bu atasözü ilimizde birilerinin kulaklarını çınlatmaya yeterde artar diye düşünüyoruz. Niye düşünüyoruz? Gelin yazının devamını hep birlikte okumaya devam edelim.
Adaletsizliğin, hukuksuzluğun, kirliliklerin, çirkefliklerin, hüküm sürdüğü bir ülkede bende gururla söylüyorum ki ilimiz Çankırı’da masa başı oyunları oynanmaya başlanmış durumda. Öyle zaman gelir, güçlüler birbirine girer, arada ö*** bile müdür olur. İşte Çankırı’mızda bu günlerde bu tür sorunlar yaşanmakta ve gündemdeki yerini korumaktadır.

(…….) Müdürü Ne Yapmaya Çalışıyor?

Siz kimsiniz Çankırı yerel basınını karalayarak,  kamuoyunu yalan, yanlış bilgilendirmelerin-izle paylaşım yapıp Çankırı yerel basınına hesap sormaya, kapalı kapılar ardında gizli gizli pazarlıklar yaparak bazı savcı ve hakimi ardına alarak mahkemelerde asılsız, yersiz davalar açmaya kalkışıyorsunuz. Bu cesareti kimden, hangi ağa babalarınızdan alıyorsunuz? Kim iyi bir iş yaparsa kendi lehine, kim de kötü bir iş yaparsa kendi aleyhinedir. Bulunduğumuz yörenin hafızası olan yerel gazeteler, ulusal ajanslar ve bazı İnternet Medyacılar; bilgileri okuyucularımıza, kamuoyuna yansıtmak, onları aydınlatmak, yol göstermek istiyorduk ama; ne acıdır ki samimiyetsiz sendikacı ve onların kurma kolu olan kurum müdürünün çirkin oyunlarıyla karşı karşıya geldik.

Edindiğimiz bilgilere göre, "İki, Üç Yanlış Bir Araya Gelerek Güzel Rol Çevirmişler!!!

Çankırı sağlığında yaşanan başıbozukluk dolayısıyla daha öncede defalarca haber yaptığımız Çankırı (….) Müdürü (…)’nın beceriksiz yönetimine rağmen koltuğunu koruması ise dikkatlerden kaçmıyor.

Vekillere selam olsun, her şeyin ithalini kullanırsınız ama; oy zamanı biz yerliler gereken cevabı demokratik zeminde vereceğiz. Sizler Çankırı’yı aşağılatmaya, Çankırılıların aklıyla dalga geçiştirmeye bu adamla yolunuza devam edin.

Valisi, vekili, siyasiler, belediye başkanı, amiri, müdürü, STK’sı yetkili kim varsa artık elini şu taşın altına bir koysun, koysun da Çankırı her şeyden geri kalan bir il olmaktan ve dümenci müdürden kurtulsun.

İşin ciddiyetini basın yolu ile anlatalım istedik ama bazı samimiyetsiz yetkililer yolumuzu tıkadı. Siyasetçileri kullanarak iş yaptığını sanan samimiyetsiz, sendikacı ve onların oyuncağı (kurma kolu) olan kurum müdürü ve yandaşlarının ucuz şovları Çankırı’da yok olacak... Bu saz ekibine Çankırı dar gelecek...

Oyununuz tutmadı. Oyunlarınızı bozmaya devam edeceğiz. Hevesiniz kursağınızda kaldı, kalmaya da devam edecek. Sizleri kovalaya bildiğimiz yere kadar kovalayacağız. Bu işin peşini bırakmamakta kararlıyız. Bedeli ne olursa olsun.

Bu Ne Ya? Tencere Tava Hepsi Bir Hava… Yok, mu Şu (...) İl Müdürlüğünü Düze Çıkaracak Adam Gibi Bir Adam?

Keyfe keder açıklamalar yaparak, “Kurumu çocuk oyuncağına çevirdiniz, yetkili kimseleri takmadan kafanıza göre İl Sağlık Müdürlüğünü, Hastaneyi, Doktorları, Sağlık Çalışanlarını, şehri bitirdiniz. Çankırı’da covid-19’dan ölen yok dediniz. Bir köyümüzde görevli çalışanımız covid-19 dan hayatını kaybettiği halde bile bile normal ölüm deyip adı geçen köy karantinaya alınacağı için Ankara’da bir kişi sizi kullanarak kirli emellerinizi de alet ederek, bu köyde covid-19 yok deyip köyü karantinaya aldırmayarak, şehrin köyün anasını (…) siyasilerimizi de kullanarak bu şahısları da küçük düşürdünüz. Kurumun parasını zimmetine geçirenleri en iyi koltuklara oturttudunuz yalansa yalan deyin. Hiç mi utanma yok sizde…

Ha bunları kim veya kimler yapıyor derseniz bizler bilsek de; bu saz ekibinin haklarında hiçbir soruşturma dahi açma (yan), açama (yan) şehri yönetenler kendilerini çok iyi bilmekteler. Her zaman diyoruz ya meşhur lafımızı “Ağzı olan konuşuyor, yetkililer seyrediyor. Onlara da haklarımızı haram ediyoruz.

Kendi Yaptıkları Açıklamalarını Dahi Yalanlaya Bilen Bir Kurum Müdürü’nün Çankırı’da Ne İşi Var?

Ne ayaksın kardeşim sen?

(…) müdür ısrarla basın mensuplarına bilgi vermemekte ve basın mensupların haber kaynaklarından aldığı bilgiler sonrasında yetkisi dışında açıklama yaparak haberleri yalanlamaya çalışmaktadır. İşte Çankırı’da bu durum yaşanıyor, yaşatılıyor. Ama bir gün olsun ben suçluyum ben yaptım, ben ettim diyen bir Allah’ın kulu çıkmıyor.

Çankırı Yerel Medya Olarak Diyoruz ki; “Yaptığımız doğrular karşısında bizi hiçbir kimse yalan, yanlış gazeteci, haberci diye sorgulayamaz. Biz işimizi adam gibi yaparız, sizlerden de şahsımıza karşı başlatmış olduğunuz karala kampanyasının hesabını sormasını çok iyi biliriz.

Beyler; Sahte yüzünüzle hayırlı evlat rolü oynamayın. Sizin yaptığınız bu terbiyesizliğinizi Çankırı’da her kes kınıyor, hakkınızda hiç de iyi şeyler düşünmüyor. Millet canı ile uğraşırken fitne peşinde olan kim varsa, şehitler, yaranlar diyarı Çankırı’mıza kim yanlış yapıyorsa Allah’ından bulsun. Zira ben ve bazı meslektaşlarım size karşı siyasetçiler kadar sabırlı ve kibarda değiliz. Kimse kusura bakmasın bize iftira atan, hakkımızda asılsız açıklamaları keyfine göre yapanlar, asılsız dava açanlar, bunlara asılsız dava açmalarında destek olan kim varsa vatan …., Çankırı, Çankırılı düşmanıdır. Bunlar Covid-19 virüsünden, kanserden daha tehlikeli kişilerdir.

İnsanlar kaderde, tasada, kıvançta ve sevinçte bir olursa, dünya sanki cennet gibi olur. Çünkü böyle bir toplumda tam bir dayanışma ve kaynaşma vardır. Ama ne hikmetse bizim Çankırı’da tam tersi ve de farklı düşünceler var. Biz ne cennetlik nede cehendemliklerimizi kavraya biliyoruz. Şu an ilimizde ne kaynaşma var ne dayanışma var. Gücü gücü yetene helal olsun teknik ve taktik sistemi, savaşı devrede Çankırı’da. Bu açıkladıklarımızın aksini düşünen varsa çıksın karşıma tartışalım. Hodri meydan.

Aralarında duygu ve düşünce birliği bulunan topluluklar, dirlik ve düzenlik içerisinde yaşarlar. Şimdi bu köşemden soruyorum. Gerçekten Çankırı’mızda durum böylemidir?... Bizim Çankırı’yı temsil edenler acaba dirlik ve düzenlik içerisinde yaşıyorlarmıyki?.. İnanasım gelmiyor içimden.

İşin ehli olmayan, ne yapacağını önceden iyi düşünmeyen kişi işin içinden bir türlü çıkmaz. Bu uğurda başvurduğu insanları da heder eder. Kısacası hesapsız kasap ya bıçak kırar ya masa. Seçim bitti,  koltuk derdi başladı ilimizde. Çankırı’da vuran vurana, kıran kırana…

Zurnada Peşrev Olmaz Ne Çıkarsa Bahtına.

Özet: Rastgele yapılan plansız işte yöntem, kural aranmaz. İş, kendi kendine nasıl yürürse yürür.

Her işin belli kuralları ve ölçüleri vardır. Eğer bir iş kurala uymadan, gelişi güzel yapılırsa, doğacak olan sonuçlar da rastlantıya yani  şansa bırakılmış demektir. İş kendi akış seyrine bırakılır ve nasıl yürürse yürür diyoruz. Çankırı’da işler yürüyor mu o konuda tartışılır.

Zurnada peşrev olmaz ne çıkarsa bahtına atasözünün anlamı Çankırı’daki yaşananları anlatır gibi. Anlayan anlar, anlamayan anlamaz… Bizim kimseye akıl verme gibi bir lüksümüz yok. Sadece yazılarımızla uyarırız o kadar. Dikkate alınır alınmaz, kendi düşen ağlamaz…

Sözümü kısa ve öz olarak burada kesmek istiyorum. Sonuç olarak bu konuyu da anlamlı bir atasözü ile noktalıyorum.

Deli Kıza Cilve Yap Demişler, Oda Gitmiş Osurmuş.

Görgüsüz ve durumun varlığından haberdar olmayan insanlar, sırada, rutin olarak davranırlar. Bulundukları ortamın ciddiyeti veya ciddiyetsizliği onları pek alakadar etmez. Yapacakları tüm hatalar ise onların sahibi olan insanlara mal olacaktır. Görgü ve adap bilmeyen insanların adına sorun çekmemek için önlem almalı, durup dururken, bile bile kendimizi sıkıntıya düşürmemeliyiz. Kendi kendine yeterli olmayan bir kimseden başkasına hayır gelmez. İnsanlara ve ekmeğini yediği, suyunu içtiği, havasını teneffüs ettiği şehre iyilik ve yardım yapabilmek için güç ve imkan gerekir. Bundan dolayı kimse, kendisinin yardıma muhtaç olduğu konuda başkasına yardım edemez, bu günlerde olduğu gibi ancak hainlik eder.

Yaradılışı gereği aşağılık olan kimse, yüce bir amaca hizmet edemez. Gerek arkadaşlarına, gerekse inanılan amaca – kendi basit çıkarları için – ihanet eder. Bazı kendini bilemeyen çom ağızlılar doğru, dürüst, gerçek hele hele ciddi olarak yaşanan bazı olayları yayınlamamızdan rahatsız olmuşlar ki yaptığımız haberlerimizin gerçekleri yansıtmadığı, kişi ve kurumları hedef alarak bilgilerin kaleme alındığını ve tarafsız yayın yapma ilkelerine aykırılık teşkil edici nitelikte olduğumuzu söylemişler. Allah Allah kim söylemiş bunu? Vallahide, billahide yalan söylemiş. Ancak kendisini kandırabilmiştir diye fazla ilgilenmek istemedik.

Ha kimdir bu insanlar dersek araştırır buluruz saygıdeğer kamuoyumuza da GBT’lerini bildiririz, gerektiği durumlarda da açıklamaktan geri kalmayız. Bu böyle bilene.

Her Şey Açıklığı İle Meydanda. Hiç Bir Kimsenin Özel Hayatına, Ticaretine, Ailesel Konularına Girmedik, Girme Gibi Bir Lüksümüzde Yok, Şansımızda Yok. Bunlara Ahlakımızda Müsaade Etmez, Hukukumuzda Müsaade Etmez, İzin Vermez!..

Şahıs ve kurumları zan altında bırakacak söylemler kamu kurum ve çalışanlarına da zarar verici nitelik taşıyan ne bir haber yaptık, nede böyle bir hainlik. Bunu ancak yapsa yapsa (…) yapar diye düşünüyoruz.

Kişi onur ve haysiyetini rencide edici, toplumda huzursuzluk yaratabilecek beyanlara dayandırılarak neşredilmiş hiçbir yazı yazmadık da, yazamayız da. Buna ne kulu razı olur, nede Cenab-ı Allah. Yazılarımız, halkı aydınlatmaktan çok toplumu germekten ve aynı çatı altında devlete hizmet eden kişiler arasında anlamsız sürtüşmeleri ortadan kaldırmak içindir.

Asılsız ve mesnetsiz haberler yaptığımızı ifade edip iftira atanlara sesleniyoruz. Toplumun tereddütlerine yer verilmeden Çankırı’da oynanan çirkin ve bir o kadarda kirli oyunları oynayanların ortaya çıkarılması, kamuoyunun aydınlatılması ve iftiraların çürütülmesi ihtiyacı hasıl olmuştur.

Bu Filmi Oynayanlar Kimse Çıksın Ortaya!..

Yiğit meydanda belli olur. Sözle meydan okumak, atıp tutmak kolaydır. Asıl marifet iş başında, “Buyurun Çankırı’yı idare edenler, yönetenler, bu çirkin oyunu oynayan oyuncular hünerinizi gösterin”  kim asılsız haber yapıyor, kim Çankırı ve Çankırılıların kaderi ile oynuyor, kim kime madik atıyor, kim kimi istemiyor, kim kimi arkasından hançerliyor deşifre edin de bizde bilelim, dünya bilsin tanısın bu insanları. Bizim hizmetimiz bunlardan ibarettir. Bu isteklerimizde bir yanlışımız varsa gelin yanlışımızı sizler düzeltin.

İzinsiz, Kanunsuz, Belgesiz, Görüntüsüz Hiçbir Haber Yapmadık, Yapmayacağız, Yaptırmak İsteyenlere de Alet Olmayacağız!..

Kişiliğimizi ve Kalemimizi Asla Satmadık… Satında Alamazsınız. Çünkü Gücünüz yetmeyecektir, yetmez de!..

Birileri rahatsız oldu diye şahsımıza, sahibi olduğumuz internet haber sitemize belden aşağıya vurmaya, tehdit etmeye, hakaret etmeye, hiçbir kimsenin hakkı hukuku yoktur. İşte dedik ya hep atasözlerimizle yolumuza devam ediyoruz diye. Yine özlü ve sözlü bir atasözümüzü buradan belirtmeden edemeyeceğim. “Kör Allah’a nasıl bakarsa, Allah’ta köre öyle bakar“ demiş atalarımız. 

Belirtmeye çalıştığımız bu hadise karşısında, yasal haklarımız saklı kalmak üzere bu tür zorlamalarla bizi rahatsız eden her kim olursa olsun affedilmeyecektir. Gereği yapılacaktır. Bırakında işimizi yapalım, görevimizi layıkıyla yerine getirelim. Merak edilen her konuyu birlikte paylaşalım.

Yanlış gördüklerimizi dile getiriyoruz diye, bizi düşman gibi göstermeye çalışan, şahsımızı üzen yalamalar bilsin ki bizler vatanımızın bir kum tanesi için ölüme koşarak gidenleriz, ezan, bayrak ve milletimiz, Çankırı’mız için canından, cananından geçenleriz, biz vatan, millet şuurunu yüreğinde yaşatan, yaşamında destur edinen, onurlu dik duranlarız. Biz dikenli yolu seçtik, pişmanda değiliz. Devlette bizim, millette bizim. Milletin aklıyla dalga mı geçiyorsunuz? Kimi kandırmaya, inandırmaya çalışıyorsunuz? Bende dahil Çankırı halkı 19 yıldır alamadığı hizmetler karşısında kör mü yaşıyorduk yoksa? Çankırı Devlet Hastanesinde dönen fırıldakları bilmiyorlar mı sanıyordunuz? Geçin kardeşim bunları geçin.

Sayın okurlarımız, kıymetli takipçilerimiz, değerli dostlarım, fedakar, cefekar, kadirşinas kamuoyum. Kaç günlerdir bana ve sahibi olduğum haber siteme yapılan saldırıları, hakaret, küfürlerin haddi hesabını, açılan asılsız davaları ben bilirim. Diğer gazeteci arkadaşlarıma yapılanlarda cabası. Bize saldıran kötü niyetli kişi veya kişileri kınıyor Cenab-ı Allaha havale ediyoruz.

Ayaklar kendini baş oldum sanmasın…

Yorumlarımızı dozunda yaparsak sorun sıkıntı yok. Allah hepinizden razı olsun. Önceliğimiz Vatan, Millet, Bayrak, Din, Devlettir. Yalakalığı menfaat için karakter edenden, yüze ayrı, arkasına ayrı riyakârlık edenden, sevdasını satan dönekten, sahibine çifte atan inekten, puştluğu meslek edinmiş kunekten hiç kimseye hayır gelmezmiş oğul…

Bize Saldıranların Çoğu Başarısız Oldu, Sizlerde Başarısız Olacaksınız. Bu şahsın nasıl boş birisi olduğunu buradan anlayın.

Siz kimsiniz Çankırı yerel basınını karalayarak, kamuoyunu yalan, yanlış bilgilendirmelerinizle paylaşım yapıp hesap sormaya kalkıyorsunuz. Önce haddinizi bileceksiniz sonra donkişotluk yapmayacaksınız. İki Mustafa’yı biri biriyle asla tokuşturmadık. Birinin ümmeti, birinin milletiyiz. Bizi merak edenler yüreğine sorsun.

Bizim değerlerimizi bize karşı kullanırken o değerlerden habersiz beyinlerinin tek lobunu kullananlar az ötede oynayınız, gına geldi; kabak tadı verdiniz… Çoluk çocuğunun yüzüne nasıl bakacaksın? Ama senin gibilerde utanacak yüz olmazda.

www.haberci18.com internet medyası ve Mustafa Çelik olarak çiğ yemedik ki karnımız ağrısın. Allah’a şükürler olsun ki koçlar gibi Çankırı’mıza hizmet ediyoruz, etmeye de devam edeceğiz. Susmayacağız, Anlımız açık, yüreğimiz temiz. Kirli oynanan oyunları bozabiliyorsak Ne Mutlu Bize, Ne Mutlu Türkün Diyene, Ne Mutlu Çankırılıyım Diyene.

Unutmayınız!!!

Bundan sonra herkes ederi kadar değer görecektir. Eğer köpeğin sana havlamaya başlamışsa onu başkaları besliyor demektir. Ne çekiyorsak fetö ve cemaat sevicilerinden çekiyoruz.

Sonuç olarak diyoruz ki, “Aman ha, Sakın ha Atlar Tepişirken Arada Kalmayın Yoksa Ezilir Gidersiniz. Sizi bu şehrin cadde ve sokaklarında vallahide billahi de gezdirmem. Bu şehirden en kısa zamanda gideceksiniz de müdür efendi. Şahsım olarak bende devletim, milletim, Çankırım için 27 sene görev yaptım. Şehrime daha fazla nasıl faydalı olabilirim diye kendi isteğim ile emekli oldum. Şimdi ise 60 yaşındayım, emekliyim, seni ve saz ekibini her alanda bekliyorum. Bedeli ne olursa olsun sizi yok etmeye kararlıyım, arkama dönüp bakarsamda namerdim.

Şunu bilki; doğacak olumlu, olumsuz her hangi olaylardan sen ve seni savunanlar, hakkında soruşturma açmayan yetkililer sorumludur, bizden hatırlatması…” Hoşça kalın, dostça kalın.