Necati Keskin

Necati Keskin


Kul Hakkı

04 Temmuz 2023 - 15:15 - Güncelleme: 14 Ağustos 2023 - 17:48

Kul Hakkı

Bir Kurban Bayramı'nı daha geride bıraktık. Rabbim daha nicelerine bizleri sağlıklı ve huzurla ulaştırmayı nasip eylesin. Maddi ve manevi değerleri çok yüksek bulunan bu mübarek günler hürmetine devletimizi, milletimizi her türlü maddi, manevi belalardan, afetlerden muhafaza edip, Ülkemize ve milletimize hayırlı yollar nasip etsin.

Daha önceki yazılarımda da belirtmiştim. Dini konularda sizlere bilgi verecek düzeyde olmadığımı belirtmiştim. Ama şu anlattıklarım aklından zoru olmayan herkesin anlayabileceği bir nasihatten ibaret.

Hepimiz biliriz ki dinin temeli ahlaktır ama insanın ahlaklı olması için gerekli ilk şart akıldır, Kişi aklını kullanmayı becerebiliyor, eleştirileri hoşgörü ile karşılayabiliyorsa, yaptığı işleri hakça değerlendirip yanlışlarından dönebiliyorsa, o kişi İnsan olmanın erdemine erişmiş kişidir.

Akıldan ve insandan  giriş yaparak yazımın konusu, “Kul Hakkı”

Ülkemizdeki İslam alimleri “insanlar birbirlerine karşı kişinin rızası olmadan ona yapılan her türlü haksızlıkların bütünü” diye tarif ediliyor kul hakkını.

Ünlü ilahiyatçı hocalarımızın sözlerinden yola çıkarak Yüce Yaratıcı, bizleri yaratırken, akıl vermiş, izan vermiş, iyiyi, kötüyü, güzeli, çirkini, olumlu veya olumsuzu ayırt edebilme yetisi vermiş, Çünkü kul hakkının korunması, İnsanların yaşantılarını sürdürdüğü ülkesinde, evinde, ocağında yaşadığın sürece barışın, düzenin ve adaletin sağlanması, haklarının gasp edilmemesi, ezilenin korunması, ezenin de cezasız kalmaması için Kuran’ı Kerim’in bir çok ayetinde, Ayrıca İslam Dininin temeli olarak bu hakkı bilerek gasp edenlere karşı af edilmeyen cezalar sınıfına koymuş yaratan. Yani bu hakkı gasp edenin asla cezasız kalmayacağını bildiriyor Kuran’ı Kerim.

İslam Dininde bu konu çok geniş  çapta yer alan bir kavramdır. Konu hakkında Mevlana Hazretleri diyor ki “Kimin üzerinde din kardeşinin ırzı, namusu veya malıyla ilgili bir zulüm varsa, para, altın ve gümüşün bulunmayacağı, hiçbir şeyin satın alınamayacağı, kıyamet günü gelmeden evvel o kimseyle helalleşsin!” diyor.

Diyeceğim şu ki; Mevlâ’m tüm İslam dinini benimseyip onun yolundan gidenleri samimiyet ve hakikatten ayırmasın. Bir ömür secdeden başı kalkmasa bile; hak ve hakikat kaygısı tanımayanlardan Allah korusun,

Hak ahlâktır ve İslam ahlâklıların dinidir.

Mevla’mın kişilere "doğru olun, dürüst olun" olun emrine karşı çıkmak ona muhalif olmak zihinsel hastalıktır. Şayet “öksüzlere, yetimlere yardım, yaşlılara, bakıma muhtaç olanlara korunak olabiliyorsanız, insansınız.”  bütün kötülüklere karşı dur diyebilmek, insan olmanın erdemidir.

Yazımın sonunda şunu söylemekten de geçemeyeceğim. 21. yüzyıldayız, Küçüğün büyüğü, büyüğün de küçüğü tanımadığı, saygı ve sevgiyi yitirdiği bir devreden geçiyoruz,

Ahlakımız günden güne çöküntüye uğramaktadır, Yani ahlâk zelzelesi geçiriyoruz; afet büyük,

Dolayısıyla insanların, İnsanların maddî ve manevi haklarına zarar verebilecek bütün söz ve davranışlardan uzak durmalıyız.

Tekrar görüşmek dileğiyle hoşça kalın, sağlıklı kalın.

Necati Keskin
atay1348@gmail.com
04 Temmuz 2023

Bu yazı 1037 defa okunmuştur.