Necati Keskin

Necati Keskin


2018 Yılı Hayırlara Vesile Olsun

27 Aralık 2017 - 13:34

Yazıma bir yılbaşı fırkası ile başlamak istiyorum,

 

Adamın biri bir kahveye girer ve ‘Millet bana bakın!.. Size söylüyorum!. Tam 30 sene sonra ben bu kahveye gene geleciğim’ der ve çıkar.

 

Kahvedekiler “Adam deli herhalde” diye fazla önemsemezler. Ve aradan 30 sene geçer. Aynı adam kahveye gene gelir, ve der ki: -‘Hatırladınız mı beni millet. Size demiştim 30 sene önce, ben yine geleceğim diye. İşte geldim’ der.

 

Kahvedekiler tabi ki şaşırır.

 

Adam devam eder. ’30 sene sonra gene geleceğim bu kahveye’ der. Ve gider. aradan bi 30 sene daha geçer. Nesil değişmiştir 30 sene önceki insanların çocukları kahvede oturmaktadır artık. Adam bu olayı 4 kere gerçekleştirmiş yani 120 yıl geçmiş, adam hala 30 yıl sonra tekrar geleceğim  bunu  dedelerinize de söyledim, diyerek tekrar gider,

 

Kahvedekilerden  birisi ‘Arkadaşlar bana bu olayı rahmetli dedem anlatmıştı.

 

“Gelin hocaya gidelim, bu adam niye ölmüyor, nedir bunun hikmetini soralım”  der.

 

Hep birlikte bir hocaya giderler. Durumu anlatırlar.

 

Hoca “Ben bu gece rüyaya yatayım. Azrail ile konuşayım. Bakayım niye canını almıyor bu adamın, size yarın haber veririm” der.

 

Gece olunca hoca rüyaya yatar. Rüyasında Azrail ile konuşur. “Ya Azrail!. Sen bu şahsın canını niye almıyorsun” Azrail de derki  “Zamanında bu adam bir dilek diledi. Ve bu dileği kabul oldu. Onun için” der.

 

Hoca; “Ne diledi Ya Azrail” diye sorar.

 

Azrail; “Allah’ım bana milli piyangodan büyük ikramiye çıkana kadar canımı alma diye diledi” der.

 

Hoca; “Eeee!. Allah istese buna büyük ikramiyeyi çıkartamaz mı?”

 

Azrail; “Çıkartmasına çıkarır da!.  Şerefsiz herif bilet almıyor ki…….

 -------------

Tabi ki fıkra bu.

 

Biz yazımıza geçelim..

…………………………………………..

Yılbaşını bilirsiniz, her yıl aynı terane. “Yılbaşı İkramiyesi” ve herkesin de mutlaka hayalinde bir şeyler var. …

 

Şans oyunlarına bel bağlamamak lazım tamam da, umut da fakirin ekmeği.

 

Çok çalıştıkları halde iki yakasını bir araya getiremeyenler, Veya tembel tembel yatanlar,  bir dikili ağaç edinemeyenler ve çalışıp emeklerinin karşılığını alamayanlar, istiyorlar ki . “Şöyle kendi kendimize idare edecek rahat bir nefes alacak kadar” Diğer bir kısım da yani hayatını hiç çalışmadan geçirenlerin gözü ise hep yüksekte. “Ya rab bir kerede bize gül”

 

Daha yılbaşı gelmeden biletler çekilmeden kurulan sınırsız hayaller,

 

İkramiyeler çekilir herkes televizyon başında hayallerinin gerçekleşmesini bekliyor, Çoğu hayallerini öbür güne saklıyor, Koş bilet bayilerine ikramiye listesine bak. İlk önce  bilet parasını kurtara bildik mi? Amorti tuttu mu, sonra diğerleri, diğerleri, diğerleri.

 

Bu yıl da ümitler boşa hayaller suya,

 

Herkes eski tas eski hamam.

 

Paranın devamlılığı sağlayamadığın sürece kaynak da bir gün kesilir. Birkaç yıl önce bir televizyon programında 50 yıldır Yılbaşı büyük ikramiye kazananların  hayat hikayelerini dinlemiştim. İster görgüsüzlük deyin, ister sonradan görme deyin ve ister psikolojik deyin  45- 50 kişiden sadece bir iki hariç hepsi de sokakta sürünenler içerisinde ilk sıralarda.

 

Demek ki neymiş, paranın varlığı her şeyin başı değildir.

 

Bazılar derki ya kardeşim haydan gelen huya gider, haramdan bina, zinadan evlat olmaz demişler atalarımız, ama söz doğru mudur yanlış mıdır bilemem bildiğim tek şey “Hazıra dağ dayanmaz” derseniz, doğru derim…

 

Birde şu var. “Bu kadar paranın birde birini yan yana göremeyenler, piyangodan bu kadar parayı sonradan  bulanlar paraya alışık olmadıklarından nasıl harcayacağını anlamadıklarından har vurup harman savuruyor, sonra da hayatlarını geldikleri noktadan geride tamamlıyorlar. İnceleyin 50 yıllık çekilişlerde büyük ikramiye kazananların hallerine, Paranın nasıl harcandığını yani parayı yönetemediklerinden hemen hemen tamamı per perişan sefil durumda. Hele ki de parayı bulunca öncelik olarak evdeki hatunu değiştirdiklerinden, para suyunu çekince geri dönecek tek odalı kulübesi bile olmuyor…

 

Paranın nasıl harcanacağını da bilmek gerekiyor, şaşırmayacaksın, görgüsüzlük yapmayacaksın, Evini, işini ihmal etmeyeceksin, Her eline geçenin helalinden olsun diyeceksin.

 

Yani demem o   ki;  her şey para değildir.

 

Bu vesileyle, Değerli dostlarımın, muhterem okuyucularımın ve Ülkemize hayırlara vesile olması dileğimle 2018 yılını tüm yüreğimle kutlar. Daha nice yıllar sağlıkla, başarıyla ve sevdiklerinizle birlikte geçirmeni diliyorum… Dün rüya yarın hayaldir… Rüyayı mutlu, hayali umutlu yapan bugündür, gönlün neyin özlemini çekiyorsa yarınlar sana onu getirsin der ve 2018  Yılı  Kutlu Olsun

 

Görüşmek dileğiyle hoşça kalın sağlıklı kalın.

 

Necati Keskin

 

atay1348@gmail.com

 

26.Aralık.2017

Bu yazı 21231 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum