Ramazanı Da, Bayramını Da Bitirdik

Ramazanı Da, Bayramını Da Bitirdik

Mübarek üç aylar geldi geliyor derken, Oruç ayı Ramazan yı ile bütünleştik ve bu vesileyle oruç ibadetimizi de yerine getirdik, Allah cümlemizin yaptığı ibadetleri kabul etsin, sayılı günler çabuk gelip geçiyor derken bu arada Ramazan ve Bayramını da çok şükür bitirdik, Mevla’m cümlemizin Kurban bayramına kavuşturmayı nasip etsin..

Her yıl Ramazan geçtiğinde, hep ona bu yılda çok şükür kazasız belasız geçti, inşallah gelecek yıllara hayırla ve huzurla uluşmak dileğiyle diye hep dua ederim. Çünkü çok şükür dememin anlamı belki sizlere uygun gelmeyebilir ama ben hep geçen yıllarda bazı dallamaların Ramazan ayında oruç tutanların, oruç tutmayanlara kinayeli söz düellosu yerine, bu yıl orucu tutanların da tutmayanlarında Yüce Yaratıcıya karşı sorumlu oldukları bilinciyle birbirlerine saygıda kusur etmediklerini gözlemledim. Bu konuda bazı dangalakların kendilerine göre beklentileri vardı, daha ramazan gelmeden sancılı karın ağrıları başlamıştı, yine de beklentileri boş çıkmasına hep çok şükür derim.

Ramazan geldi. Hep 65 yıllık geçmiş ramazanları da anımsarım, artık oruç tutanlar, her köşe başında veya bir sokakta sigara içene, veya üstü başı sigara kokuyor diye küfür ederek çatışmalar yaşanır korkusu başlamıştı, çok şükür o da boş çıktı..

Hani olur da gündüz vakti şu ramazanın mübarek gününde işte bu yukarıdaki oruç tutarken hani oruç tuttuğunu da ima edercesine kendini adam sanan dallamalardan biri “kardeşim oruç tutuyoruz şurada. O fosur fosur içtiğin bu mereti  herkese göstermeden içmen mümkün değil mi?’’ demeye başlarlar, ama oda işin hikayesi oldu çok şükür oda fos çıktı.

Aslında ibadetin gizliliği daha önemli, ama Sevgili Peygamberimiz (Sav) bir hadisinde “Oruç tutanlara veya ibadet edenlere saygı duymak, saygılı davranmak ta bir ibadettir” diyor. Ancak Ramazan ayı şunu gösterdi ki Orucunu tutanlar ile tutmayanlar birbirine son derece saygılılar. Kimse kimsenin ibadetine karışmıyor. Ancak şunu kabul edelim ki 85 milyon nüfuslu ülkemizde bazı kendini bilmez ukala dallamalar çıkacak olsa da, bu insanlar Mübarek ayın tuzu biberi olarak kabul ederiz..

Geçmiş yıllarda hiç unutmam sivri akıllının biri, yaşı da olgun görünümlü.

“Yolda fosur posur hem sigara içiyor hem de çekirdek çıtlıyor” yüzlerine kibar yönlü olarak “Bir büyüğünüz olarak Ramazan gününde bu yaptığınızın çok ayıp olduğunu, oruç tutanlara da saygılı olmalısınız” dediğim de bereket suçlarını kabul ettiler, özür dileyerek gittiler, bende kendi kendime söylendim, “Sana ne, onları sen mi yola getireceksin” hani böyleleri, ne dediğini bilmeyen, büyüğünü küçüğünü tanımayan serseri tipli insanlara oruç konusunda söylenmeye hiç gerek yoktu, bir daha mı asla karışmam.

Bir diğerleri ise orucunu tutan ancak kendilerini ulema sanan tipler vardır. Her ramazan ayında rastlarım böylelerine ama bu yıl yine çok şükür diyorum ki pek soran olmadı. Geçmiş yıllarda “Pardon Necati bey kardeşim niyetli misiniz” yani oruç tutuyor musunuz demek istiyor, bende “iyi niyetliyim” deyip geçiştiriyorum.

Bu tiplere de resmen uyuz olurum. İşte bu tipler sebebiyle hep ramazan ayında hep tedirgin olurum, yine de çok şükür bu tiplerde bu yıl ya bana rast gelmedi veya onlarda sanırım çağa ayak uydurmaya başlamışlar. Bende bu ramazan ayının çok güzel geçtiğini söyleye bilirim. İnşallah gelecek yıllar her Ramazan ayında daha güzel geçeceğini de müjdeleye bilirim. Bu vesileyle “Ramazan ayı mübarek bir ay, bu ayda Mevla’m yaptığımızın bütün ibadetleri kabul etsin” derim.

Ufak tefek kusur işleyenlere hoş görülü davranmak çok çok önemli. Çünkü  her yerde bazı dallamalar çıkacaktır. Bu normaldir. Zaman her şeyin ilacıdır onlarda kaybolmaya yüz tutacaktır. İşte bu gibi hasta ruhlu kişiler yüzünden, mübarek aylarda bile yapacağı ibadetten soğumaya hiç gerek yoktur. Her dinin yobazı veya fanatiği çıkacaktır. Onları da kafana takmayacaksın,

Unutmadan şunu da söylemeden geçemeyeceğim. Bazıları Ramazan da sahur vaktinin geldiğini bildiren davul sesinden rahatsız olanların ve hatta bu geleneğin kaldırılması için lüzumsuz konuşmalar yaptıklarına şahit oldum. Ben bu geleneğin devamından yanayım, bırakın rahatsız olanlar olursa olsunlar, Bayrama iki gün kala Ramazan davulcusunun bahşişi için kapıya geldiğinde çok önemli bir geleneğin devam etmesi için onları memnun edecek bir bahşişi verirken helal olsun derim, bahşişimi  alırken de gözlerindeki minnet ve şükran ifadesini görmeye değer..

Her neyse….

Bir oruç ayı Ramazanı daha sona erdi. Ancak şu mübarek günde dahi Ortadoğu da Gazze halkının üzerine bomba yağdıran, çoluk çocuk binlercesini öldüren, sakat bırakan, evlerini üzerine yıkan, Allah’tan korkmaz, kuldan utanmaz bir millet var. Suçsuz yere öldürülen binlerce çocuğun ahı alan bu sadist millete Mevla’m bir gün belasını verecektir ama ya sabır, ya sabır deyip zamana yeniliyoruz..

Yani ne diyelim bazen hüzünlü bazen sevinçli öyle böyle bayramını kutladık.….

Yerel seçimler bitti, Ramazan ve bayramı da bitti En azından iki ay on gün kadar Kurban Bayramına kadar kafamız rahat edecek. Kurban Bayramına kadar enerji toplarız. İki ay sonra Kurbanlıklar 15-20 bin liradan aşağı yok diyerek yine horoz-hindi muhabbeti başlar, sonrada birbirimize sorarız “Kurbanınız var mıydı” bizde artık alıştık, sana ne demeden  devam eder birbirimizle muhabbetimiz.

Ramazanı da bayramı da bitirdik derken lafı uzattık. Çenemiz kapanmadı.

Bana okuyucularım yazılarınız çok güzel ama şunu fazla uzatmadan yazsanız.

”Yani sizde kusura bakmayın ama, iki üç satırla olayı anlatacak kadar da akıllı değilim deyip geçiştiriyorum”..

Hoşça kalın, sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.

Necati KESKİN

15 Nisan 2024