Necati Keskin

Necati Keskin


İç Ve Dış Fesat Yuvaları

15 Ekim 2024 - 03:14

İç Ve Dış Fesat Yuvaları

Ben bu ülkenin yani Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım, bir vatandaş olarak ta bu ülkenin geleceğini düşünmek benimde hakkım olduğunu düşünüyor ve bu konudaki fikirlerimi yazarken her vatandaş gibi farklı düşüncelerim farklı fikirlerim de olabilir. Ancak bu ülkenin gelişmesi ve kalkınması konusunda her konuda ilim yapmış, mektep medrese görmüş yani eski tabirle dirsek çürütmüş olanların daha sağlıklı düşünenlerin de var olduğunu biliyoruz ve onlara güveniyoruz, yaptıkları ve yapacakları icraatlara da saygı duyuyoruz..

Bizler Türk tarihini incelediğimiz zaman çok büyük ve bir çok badireler atlatmış, bin yıldır iç ve dış düşmanlar tarafından zora sokulmuş, ne yazık ki zaman zaman yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bırakılmıştır.

16 Türk devletinin yok oluşları ile birlikte, 1299 dani itibaren 1923 e kadar 600 yüz yıldan fazla hüküm süren ve bir zamanlar 20 milyon kilometre kare toprağa sahip, dünyaya hükmeden Avrupa’nın tüm krallarını dize getiren Osmanlı İmparatorluğunu batırıp huzura kavuştuğunu sanan ve ülkemizin bir çok yerlerini  işgal eden Avrupa, Türk milletinin bağrından çıkarttığı Mustafa Kemal Atatürk gibi bir yiğit evladıyla ülkeyi iç ve dış düşmanlardan temizlenmiş, Türkiye Cumhuryeti Devleti olarak sınırları lozan antlaşmasıyle belirlenmiş  ve dünya devletleri arasında saygın yerini almıştır.

Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk dış güçlerin bu ülkeye ileride neler yapabileceğini düşünmüş olmalı ki onun gençliğe “Ey Türk Gençliği” diye yaptığı hitabesinde iç ve dış düşmanlar bu ülkenin vaz geçilmez kaderidir diyen ve bilen Atatürk Türk gençliği her zaman dikkatli ve uyanık olmalarını tavsi etmiş, bu fesat yuvalarına fırsat ve aman vermemeleri için Gençliğe Hitabesinde  çağrı yapmıştır..

Rahmetli Mehmet Akif Ersoy İstiklal Marşını yazarken “Korkma” diye başlayan mısralarından da esinlenerek bu ülke vatandaşlarının vatanına bağlılığı, liderine saygısı ile başlayan varoluş ülküsü ilelebet sürecektir. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti Devleti ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür.

Yaşı 65 ve üstündekiler çok iyi bilirler ki, bir çok badireler atlatan ve  ülkenin büyümesine tahammülleri olmayan dış güçlerin desteklediği  bazı terör örgütleri, onlara kol kanat geren ağa babaları sayesinde ülkemizdeki tüm fesat yuvaları bir bir yok edilmeye başlandığından beri, bu işbirlikçilerin planlarıyla ülkemizin her konuda  gelişmesine karşı durarak fitne ve fesatlık peşindeler. Ancak bu fesat yuvalarının unuttukları bir şey var, bu ülkenin tüm evlatları genciyle, yaşlısıyla, erkeğiyle, kadınıyle okumuşuyla, aydınılarıyla, bu ülkenin, bu devletin bekası için, geleceğimiz evlatlarımız için bütün güç ve irademizi bu yolda sarf ediyoruz ve edeceğiz. Asla oyuna gelmeyeceği ve fırsat da vermeyeceğiz... Yazarın biri söylemiş “Ağzınızdan kuş tutsanız beyni tutuklu olanlara bunu anlatamazsınız.” Bizde diyoruz ki “Ağızlarıyla kuş tutsalar bile bu ülkenin birlikte ve beraberliğini bozamazlar, ancak hamamda su dövmeye devam ederler.” diyoruz.

Her vatandaş şunu unutmasın ki bu ülke; Taşıyla toprağıyla mübarektir, her karış toprağı şehit kanlarıyla sulanmış veya erenlerin, evliyaların ve Allah dostlarının bedenleriyle yoğrulmuş dualı ve rahmetli topraklardır.

Bu topraklara ihanet edenlerin de sonu hüsrandır.

Bu ülkenin önemli şairlerinden Safranbolu’lu Selim Tufan kardeşimiz “Toprak Ana” diye bir şiirinde şöyle diyor. “Kucağında büyüdük/Yedik seni bitirdik/Bağrına kazma vurduk/Affet beni toprak ana” “Doyduk senle tıka basa/Bağrına basa basa/Dallarını kıra kıra? Affet beni toprak ana” diye doğup büyüdüğü bu topraklarda yaşadığı ömür boyunca bana verdiğin hizmeti ben sana yaşamım boyunca veremedim diyerek affını dile getiriyor.

Bizlerde şairin dediği gibi bu vatan topraklarına yaşamımız boyunca yaptığımız ve yapacağımız hizmeti, yaratana bir ibadet gibi algılamalıyız.

Bizim bu ülkeye, bu vatana, ancak bu iman ve aşkla sarıldığımız sürece Akif’in yazdığı gibi “korkma”, biz de korkmuyoruz ve dün olduğu gibi yarınlar bizimdir.

29 Ekim günü bütün yurtta kutlanacak olan Cumhuriyet Bayramınız kutlu olsun.

Bu vatanın kalkınmasına omuz veren, bu uğurda vefat edenlere Allah’ın sonsuz rahmetini diliyor, hayatta olanlara sağlıklı uzun ömürler diliyorum..

Sağlıklı günerde buluşmak üzere esen kalın.

Necati KESKİN

15 Ekim 2024

Bu yazı 577 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum